|
Turk

Hürser Tekinoktay 08
Temmuz 2004
Kore
Uçağı ve
Adios Portekiz
Portekiz'de yapılan
Avrupa şampiyonası hafızalarımızdan silinmeyecek güzel anlar
ile son buldu.
Evet gerçekten de şampiyonada Portekiz-İngiltere, Hollanda-Çek
Cumhuriyeti maçlarını bu anları yaratan karşılaşmaların en
başına koyabiliriz.
Nuno Maniche'nin Hollanda'ya karşı attığı golü de yıllarca
unutmayacağız.Çünkü bu golü çok uzun yıllar Televizyonlarda
jenerik olarak göreceğiz.
Bu güzelliklerin dışında Manchester United, Real Madrid, Milan
, Juventus, Bayern Münich'in şampiyonlar liginde ilk dörde
girememesinin ardından İngiltere, İspanya, İtalya ve Almanya'nın
Portekiz'de ilk dörde kalamaması da uzun süre tartışma konusu
olacaktır kuşkusuz.
Şampiyonadan sonra hayal kırıklığı
yaratan ülkelerin Teknik adamları birer birer görevden ayrılırken
Luiz Felipe Scolari , Otto Rehhagel , Karol Bruckner başarıları
ile ön plana çıktılar
Özelikle elindeki kadronun gücünü çok iyi bir şekilde kullanarak
büyük bir başarı yaratan Rehhagel " King Otto" olarak
Yunan mitolojisindeki Olimpos tanrıları arasına tahtını kurdu.
Her ne kadar Franz Beckenbauer başarısızlığı golcü eksikliğine
bağlasa da . Otto Rehhagel bu büyük başarısı "imparatora"
Alman Milli takımının elenmesinden daha büyük bir şok yaşattı.
Kendi çocuğunu Bayern Münich'in alt yapısına göndermeyip "orada
futboldan başka her şey öğretiyorlar" dediği sistemi
kendisi kurmamış mıydı ?
İşin daha da ilginç yanı bir çok spor adamının çağdışı diye
nitelendirebileceği ve seneler önce savunmada uygulanan yüz
de yüz adam markajı ile şampiyon olup yeni "Defans Futbolu"
tezlerini ortaya çıkaran Rehhagel övülürken, Advocatt, Voller,
Siaz, Trapattoni, Santini, Ericsoon takımlarını savunma ağırlıklı
oynattıkları için eleştirilere hedef oldular.
Gene Hackman'ın hayranlarını bile arkasına alan Scolari ise
beş yıldır sürekli oynayan Fernando Couto'nun yerine tercih
ettiği Ricardo Carvalho ile olumlu sonuç alırken Nuno Gomez'in
yerine oynattığı Pauleta ile büyük bir verimsizlik yaşadı.
En çok gol atan takımın gol atamayan yetenekli forvetiydi
Pauleta.
Dolayısıyla EURO 2004' de bir kez daha takım olgusunu yaratmanın
parayla ve en iyi futbolcularla doğru orantılı olmadığını
görmüş olduk.
18 Yaşında katıldığı şampiyonada oynadığı 3.5 maç ile 4 gol
atıp en çok heyecanı yaratan Wayne Rooney'e rağmen turnuvada
en çok ikili mücadele kazanıp en iyi oyuncu seçilen Zagorakis'in
Catenacionun vatanına transfer olması ilginç bir sondu !
Şimdi tüm yayın organları ve sponsorlar turnuvanın en iyi
onbirini yapıyorlar.Aslında bunu Otto Rehhagel'e yaptırsak
takımı nasıl oluşturur acaba?
EURO 2004 'e böyle veda ederken Manchester United'ın Şampiyonaya
verdiği yıldız Christiano Ronaldo gibi bu yıl transfer ettiği
18 yaşındaki Genç Çinli Dong Fangzhuo, Barcelona'dan alınan
17 yaşındaki Gerard Pique'den sonra , Parma'da forma giyen
16 yaşındaki Giuseppe Rossi'yi transfer etmesi karşısında
bizim milli gençlerimiz yerine alınan veteran transferleri
görünce Dünya Kupası öncesi Susurluk sanığının" Keşke
konuşsaydı da Kore'ye giden uçak kalkmasaydı" dememek
elde mi . . .

Birgün
Gazetesinde yayınlanan diğer yazılar
|